Dünya olarak sağlık açısından oldukça zorlayıcı bir dönemden geçiyoruz. Toplumsal kurallara olabildiğince uyarak kendimizi salgından korumaya çalışıyor olsak da başka bir tehdit kapıda. Grip sezonu! Her sene olduğu gibi bu sene de sonbahar aylarında grip ve nezle vakalarında artış bekleniyor. Ne var ki bu sene, geçtiğimiz senelere nazaran daha dikkatli olmamızda fayda var. Tüm bu durumlara karşı bağışıklık sistemimizi güçlendirerek ciddi bir avantaj elde edebiliriz. Peki ama nasıl? Elbette yüzyıllardan beri farklı toplumlarda kullanılan baharatların gücünü kullanarak! Bağışıklığınızı güçlendirecek bu 5 baharat ile siz de sonbahar aylarında bir nebze daha rahat olabilirsiniz.
Son yılların belki de en meşhur baharatlarından birisi zerdeçal. Bir süredir her listenin ve her mutfağın vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Zerdeçal gerçekten de bu kadar övgüyü hak ediyor. Zerdeçal, parlak sarı rengini kürkümin isimli bir maddeden alıyor. Bu öyle bir antienflamatuar etken madde ki, soğuk algınlığı ilaçlarıyla yarışır bir güce sahip. Hal böyle olunca elbette birçok doğal tıp kaynağı ilk olarak zerdeçal tüketimini öneriyor.
Zerdeçal, modern dünyada popülerliğini yeni kazanmış sayılsa da, 4500 yıldır iyileştirici bir kök olarak dünyanın farklı kültürlerinde kullanılıyor. En yoğun kullanıldığı iki alan var: cilt rahatsızlıkları ve sindirim sorunları.
Toz zerdeçalı balla karıştırarak direkt tüketebileceğiniz gibi, mutfağınızın bir parçası haline de getirebilirsiniz. Çorbalarınıza ekleyebilir, omletlere katabilir, pilavlarınızda kullanabilirsiniz. Fakat bizim favorimiz “Altın Süt” halinde tüketmek olacak. Zerdeçalın yanında karabiber, tarçın, zencefil gibi baharatları tercihinize göre sıcak ya da soğuk süte karıştırıp tüketebilirsiniz. Dilerseniz Hindistan cevizi sütü, badem sütü ya da soya sütü gibi sütlerle de bu karışımı yapabilirsiniz. Her seferinde harika sonuçlar elde etmek için Hayfene Altın Süt Baharat Karışımı tavsiyemizdir.
Zerdeçal dedikten sonra akla ilk gelen ikinci gelen muhteşem gıda ise elbette zencefil. Dünyanın dört bir yanındaki mutfaklarda karşımıza çıkan zencefil, sağlığınıza büyük ölçüde fayda sağlayacak özelliklerle doludur. Çin menşeli zencefil, kış aylarında yoğunluk gösteren virüsleri hedef alan seskiterpenler adı verilen kimyasallar içerir. Bu bağışıklık güçlendirici baharat, mide bulantısını önlemeye de yardımcı olur.
Zencefil, gingerol ve şogaol adı verilen bileşenler içerir. Araştırmacılar, bu bileşenlerin zencefile tıbbi özelliklerini verdiğine inanıyor. Yapılan araştırmalar zencefilin antibakteriyel (1 https://academicjournals.org/journal/JMA/article-full-text-pdf/0864D829693) , antiviral (2 https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/16194058/) ve antioksidan (https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3609371/) özellikleri olduğunu gösteriyor.
Zencefili, zerdeçal gibi bal ile karıştırıp tüketmek hatta ikisini birlikte tüketmek en yaygın kullanımlardan birisidir. Bunun yanında taze zencefili sıcak suya rendeleyip biraz limonla kendinize harika bir çay hazırlayabilirsiniz.
Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden, başımızın tacı sarımsak aynı zamanda inanılmaz bir şifa kaynağı. Antik zamanlardan beri iyileştirici olarak kullanılan sarımsak, Çin, Mısır ve Babil gibi büyük medeniyetlerde de karşımıza çıkıyor. Bizim de yemeklerimizin vazgeçilmezi olduğunu düşünürsek, büyüklerimizin bir bildiği varmış diyebiliriz.
Sarımsak, soğuk algınlığına karşı savaşınızda en büyük silahlarınızdan biri olmaya aday. Bununla birlikte elbette yüksek tansiyona karşı mücadelede kullanabileceğiniz gibi antioksidan yönünden de oldukça kuvvetli bir madde. Elbette her doğal üründe olduğu gibi doktorunuza danışmanızda ve sağlık anlamında doktorunuzdan onay almanızda fayda var.
M.Ö.2000’den beri insanlar tarçını kullanmaktadırlar. Ortaçağda, doktorlar tarçını öksürük, artrit ve boğaz ağrısı gibi durumları tedavi etmek için kullanıyordu. Tarçın aynı zamanda günümüzde Avrupa’da karabiberden sonra en popüler ikinci baharat! Sonbahar kış aylarının vazgeçilmezi, çaylarda kahvelerde tatlılarda karşımıza çıkan, içimizi ısıtan, kokusuyla bile bizleri mutlu etmeyi başaran bu muhteşem baharat aynı zamanda bağışıklığımızı güçlü tutmamız için önemli bir unsur.
Baharat olarak tarçın, toz halinde veya bütün olarak kabuk parçaları halinde karşımıza çıkıyor. Sağlık açısından baktığımızda soğuk algınlığı ile mücadele yanında antifungal özelliği ve kan şekerini düşürücü özelliği de dikkat çekiyor.
Çubuk tarçınları sıcak suyun içine atıp bir süre bekleyerek çay halinde tüketebileceğiniz gibi, toz tarçını yemeklerinizde kullanabilirsiniz. Gün içinde şeker ihtiyacınızı bastırmak içinse çok güzel bir hilemiz var: birkaç dilim elma üstüne bir tutam tarçın gezdirin. Şeker ihtiyacınızı bu sağlıklı atıştırmalıkla bastırmış olacaksınız.
Karanfil, soğuk mevsimlerin korkulu rüyası boğaz ağrısı, öksürük, soğuk algınlığı ve sinüzit gibi sıkıntılarının karşısında antienflamatuar bileşenleriyle adeta bir kale gibi bizleri korur. Bazı karanfilleri çiğ çiğneyebilir veya sıcak suyla karıştırıp sabah erkenden içebilir ve hatta bir fincan çayınızda karıştırabilirsiniz.
Bunun yanında karanfilin ağız sağlığına da etkisi büyüktür. Ülkemizde de oldukça yaygın şekilde yemek sonrası çiğnenerek tüketilen karanfil, ağız içinde oluşan zararlı bakterilerin önlenmesinde yardımcıdır. Ağız sağlığımız, beden sağlığımızı etkileyen faktörlerden birisidir.