Türk kahvesi, içimiyle, servisiyle, sohbetiyle baştan başa bir kültürdür. Ancak Türk kahvesi nasıl yapılır, pek çok kişi bilmez. Kimisi ise yapar ama bir türlü istediği gibi tutturamamaktan şikayet eder. Gelin Türk kahvesi pişirmenin püf noktalarına bakalım. Şekerli Türk kahvesi, orta şekerli Türk kahvesi derken, ölçekleri karışıverenler için bu konuyu netleştirelim.
Bol köpüklü Türk kahvesi yapmanın sırrı, doğru malzemeleri ve araçları kullanmaktan geçiyor. Bunun için öncelikle, uygun boyutta bir cezveniz olmalı. Cezvenin boyutu Türk kahvesinin köpüklü olması için çok önemlidir. Cezveniz fazla büyük olursa kahveniz köpüksüz olur. Pişireceğiniz kişi sayısı için küçük gelirse, bu sefer tek tek yapana kadar, hazır olanlar soğur. Bu nedenle mutfağınızda 3 farklı ebatta cezve bulundurmanız uygun olur.
Mutfaktaki en basit tariften en karmaşık tarife kadar geçerli olan başlıca kural burada da geçerlidir. Malzemeniz ne kadar iyi ve taze ise, sonuç da o kadar iyi olur. Bu nedenle her zaman taze ve ince ince çekilmiş, kaliteli Türk kahvesi almalısınız. Taze, beklememiş, oda sıcaklığında içme suyu kullanmalısınız. Şekerli içecekler için kaliteli pancar şekeri eklemelisiniz.
Türk kahvesi pişirmeye başlamadan önce kişilere nasıl içildiği sorulur. Sade, az şekeri, orta şekerli ve şekerli Türk kahvesi isteyenler olabilir. Şekerli kahveler ayrı cezvede, şekersiz kahveler ayrı cezvede pişmelidir. Sade kahveye, şeker eklenmez. Az şekerli Türk kahvesine 1 küp şeker veya 1 çay kaşığı şeker yeterlidir. Orta şekerli Türk kahvesine 2 ölçü, şekerli Türk kahvesine 3 ölçü şeker konur. Doğru kahve miktarı ise, her bir fincan için 2 çay kaşığı kahvedir. Ancak bu ölçüler, kullanacağınız fincanın boyutuna göre değişebilir. Günümüzde farklı tasarımları olan kahve fincanları olduğundan, misafirlerinize ilk kez servis yapmadan önce kendiniz birkaç kez deneyerek ideal miktarları belirleyebilirsiniz.
Malzemelerimiz hazır olduğuna göre, gelelim pişirmeye. Öncelikle servis tepsisine fincanlar dizilir. Yanlarına sular ve istenilen ikramlıklar konulur. Kahveden önce su içmek, kahvenin lezzetini tam olarak alabilmek için günümüze kadar gelmiş bir gelenektir. Servisten önce suyunu soğuk isteyen olur mu diye de sorulabilir. İkramlık için, geleneksel sunumda çok karmaşık çeşitler konulmaz. Çünkü burada asıl başrol kahvededir. Bu nedenle sunum mütevazı tutulmalıdır. Örneğin tek bir adet lokum yeterli olacaktır.
Pişirirken bir fincan ölçü olarak kullanılır. İçine oda sıcaklığındaki su konulur ve cezveye aktarılır. Kahve ve şeker ilave edilir. Çok hızlı olmayacak ancak tüm malzemeleri birbirine karıştıracak şekilde hafifçe karıştırılır. Ocağın altı en kısık ateşte açılır. Kahve ne kadar ağır ateşte pişerse, o kadar lezzetli ve köpüklü olur. Kahvenin pişerken, başından ayrılmamak, dikkat dağıtıcı farklı bir uğraşla ilgilenmemek gerekir. Çünkü Türk kahvesi bir anda taşıverir. Kaynama noktasına ulaşıp da şöyle bir kabarınca ocaktan alınır. Oluşan köpük çay kaşığı yardımıyla fincanlara dağıtılır. Sonra yeniden şöyle bir kaynatılır ve fincanlara pay edilir. Bekletmeden hemen servis edilir. En köpüklü kahve ailenin en yaşlısına ve misafirlere verilir. Köpükten bağımsız olarak, servis sırası da genel olarak bu şekildedir.
Tarifler kategorimize geri dönebilir ya da Mutfağın Gizli Kahramanı: Anasonlu Tarifler hakkında da bilgi alabilirsiniz.